Kötü anılar, travma sonrası stres bozukluğu (PTSD) ve fobiler gibi çeşitli sorunların temelinde yatabilir. Bazı kanıtlar, istenmeyen bir anıyı engellemenin mümkün olabileceğini öne sürüyor, ancak bir anıyı nasıl unutacağımız hakkında daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.

Kötü bir anı zihne müdahale ettiğinde, onu engellemek insanın doğal bir tepkisidir. 100 yılı aşkın bir süre önce, Sigmund Freud, insanların travmatik deneyimleri ve istenmeyen anıları yönetmek ve engellemek için kullanabilecekleri bir savunma mekanizmasına sahip olduklarını öne sürdü.

Daha fazla araştırmaya ihtiyaç olsa da, bilim insanları bu savunma mekanizmasının nasıl çalıştığını anlamaya başladılar. Nörogörüntüleme çalışmaları, kasıtlı unutmada hangi beyin sistemlerinin rol oynadığını göstermiştir ve araştırmalar, insanların bilinçlerinden anıları kasıtlı olarak engelleyebileceğini ortaya koymuştur.

Bu makale, insanların istenmeyen anıları unutmak için neler yapabileceğini tartışacaktır.

İstenmeyen anılar nasıl unutulur?

Araştırmacılar, insan zihnini inceleyerek anı oluşturan ve depolayan nöronal mekanizmaları daha iyi anlayabilirler. Daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulsa da, sinir bilimciler ve psikologlar bu bilgileri kullanarak insanların istenmeyen anıları unutmalarına yardımcı olabilirler.

Bazı kanıtlar, motive edilmiş unutma teorisini desteklemektedir. Bu teori, insanların hoş olmayan, acı veren veya travmatik anıları engelleyebileceğini, eğer bunu yapmak için bir motivasyonları varsa öne sürer.

Anıların yerine geçiş yapma

Bazı insanlar, istenmeyen anıları bastırmalarına yardımcı olmak için düşünce veya anı yerine geçiş stratejilerini kullanmayı düşünebilirler.

Bu teknik, insanların olumsuz bir anıyı, bilinçlerini alternatif bir anıya yönlendirerek değiştirebileceğini öne sürmektedir. Uzmanlar bu tekniği bazen bir arabada frene basmak ya da bir tehlikeden kaçınmak için yön değiştirmekle benzetirler.

İstenmeyen bir anıyı nasıl ikame edebileceğimizi anlamak, insanların travmatik bir olayı yeniden yaşamaktan kaçınmalarına yardımcı olabilir.

Bağlamı değiştirmek

Bireyin bir olayı algıladığı zihinsel bağlam, o olayın anılarını nasıl düzenlediğini etkiler. Bağlam, anı ile ilişkilendirilen her şey olabilir. Sıklıkla, bağlam duyusal ipuçlarını, örneğin koku veya tat gibi, dış ortamı ve kişinin olay etrafındaki düşüncelerini veya hislerini içerebilir.

2021 yılında yapılan bir çalışma, geçmişteki olumsuz bir deneyime olumlu bir anlam yüklemenin kalıcı bir etkisi olabileceğini bulmuştur. Bir kişiye anıyı olumlu bir deneyimle ilişkilendirerek, o olayın bağlamını değiştirebilir ve gelecekte olayı hatırlarken olumlu bir his uyandırabilir.

Bu strateji, bilişsel düzenleme süreci aracılığıyla çalışabilir. Bir kişinin bir duruma dair düşüncelerini değiştirmek, bu duruma dair hislerini değiştirebilir.

Ayrıca, 2016 yılında yapılan bir çalışma, bir olayla ilgili bağlamsal bilgiyi değiştirmenin, bir kişinin istenmeyen bir anıyı kasıtlı olarak unutmasını mümkün hale getirebileceğini öne sürmektedir.

Fobilere neden olan anıları zayıflatma

Fobi yaşayan insanlar için bir tedavi seçeneği maruz kalma terapisi olabilir. Bu terapi, bir kişiyi güvenli bir ortamda korkutucu bir duruma maruz bırakmak suretiyle çalışır ve böylece güvenli bir anı oluşturmasına yardımcı olur.

Benzer bir şekilde, 2016 yılında yapılan bir çalışma, bir anının bozulmasının gücünü azaltabileceğini öne sürmektedir. Çalışmada, araştırmacılar araknofobi (örümcek korkusu) yaşayan bireyleri örümcek görüntüleriyle tanıştırmış ve sonraki oturumlarda daha uzun süreli maruz kalma sağlamıştır. Son oturumda, insanlar örümceklerden kaçma eğiliminde daha az olmuşlardır.

Araştırmacılar, ilk maruz kalmanın anıyı istikrarsız hale getirdiğini ve daha uzun süreli maruz kalmanın anıyı daha zayıf bir formda saklamasına yol açtığını öne sürmektedir. Anıyı rahatsız ederek, korku unsurunun geri dönmesini daha zor hale getirmiştir.

Geri çağırma pratiği

Geri çağırma pratiği, anılardan bilgi hatırlama veya geri çağırma stratejisini tanımlar. Araştırmalar, bu etkili çalışma yönteminin insanların bilgileri hatırlamalarına yardımcı olabileceğini belirtmektedir. Bazı uzmanlar, bu tekniğin insanların istenmeyen anıları değiştirmelerine yardımcı olabileceğini teorize etmektedir.

İnsanların bilgileri unuttuklarında ve bunları daha ilgili bilgilerle güncellediklerinde olduğu gibi, geri çağırma pratiği de anıları güncellemeye yardımcı olabilir.

2020 yılında yapılan bir çalışma, geri çağırma pratiği kullanmanın anı güncellemelerini kolaylaştırabileceğini öne sürmektedir. Ancak, bu teknik yeni anıları güçlendirebilir ve eski anıların müdahalesini azaltabilirken, daha eski anıları bastırmakta etkili olmayabilir.

Alternatif olarak, diğer araştırmalar, geri çağırma baskısının, anıların hatırlanmasını önleme veya baskılama yoluyla istenmeyen anıları engelleyebileceğini öne sürmektedir. 2022 yılına ait bir çalışma, geri çağırma baskısının, müdahale eden anıları kontrol etmeye yardımcı olabileceğini ve onları zayıflatarak daha az canlı hale getirebileceğini önermektedir.

Ancak, unutmak için geri çağırma pratiğinin nasıl yardımcı olabileceğini anlamak için daha fazla araştırma gerekmektedir.

Anılar nasıl oluşur?

Nöronlar, vücutta bilgi iletmek için elektriksel impulslar ve kimyasal sinyaller kullanan sinir sistemi hücreleridir. Beyin yaklaşık 86 milyar nöron içerir ve her biri diğer nöronlarla bağlantı kurarak potansiyel olarak 1 trilyon bağlantı oluşturabilir.

Bazı uzmanlar, belleği zihnin bilgiyi nasıl yorumladığı, depoladığı ve geri çağırdığı şeklinde tanımlayabilirler. Anılar, bir kişi bir olayı işlediğinde, nöronların birbirlerine sinyaller göndermesiyle gelişir, bu da farklı güçlerde bağlantılar ağı oluşturur. Böylece bellek, belirli bir nöronal yolun yeniden etkinleşmesi olarak tanımlanabilir; bu da bağlantıların güçleri ve düzeni üzerindeki değişikliklerden oluşur.

Bir kişi bir anıyı ne kadar çok düşünürse, bu nöronal bağlantılar o kadar güçlenir. Anılar genellikle bir kişi onları tekrar gözden geçirdiği sürece kalır. Bir kişi bir anıyı tekrar gözden geçirdiğinde, o anı yeniden esnek hale gelir. Her hatırlamada, anı biraz değişebilir ve her seferinde daha güçlü ve daha canlı hale getirilebilir.

Uzmanlar, bu güçlendirme sürecine yeniden konsolidasyon adını verirler. Bu süreç, anıları değiştirebilir ve daha olumlu ya da olumsuz hale getirebilir.

Beyin aynı zamanda anıları farklı yollarla işleyebilir. Çoğu bilim insanı, dört farklı bellek türü olduğu konusunda hemfikirdir:

  • çalışma belleği
  • duyusal bellek
  • kısa süreli bellek
  • uzun süreli bellek

Beynin farklı alanları, farklı bellek türlerini saklama konusunda uzmanlaşmıştır. Örneğin, hipokampus, açıklayıcı ve mekansal anıları işleme ve geri çağırma yeteneğine sahiptir. Bunlar, gerçekler ve olaylar veya yerler ve güzergah planlaması ile ilgili anılardır. Ayrıca, hipokampus kısa süreli anıları uzun süreli anılara dönüştürmeye yardımcı olur.

Kötü anılar neden bu kadar canlıdır?

Pek çok insan, kötü deneyimlerin hafızalarında iyi deneyimlerden daha belirgin olduğunu düşünebilir. Bu anılar, istemediklerinde bile bilincimize sızabilir.

Bu süreç, olumsuz bir yanlılık nedeniyle meydana gelebilir; bu, beynimizin olumsuz deneyimlere daha fazla önem vermesi anlamına gelir. Olumsuzluk yanlılığı, evrimsel bir sonuç olabilir; çünkü atalarımızın tehlikeli alanlarda dikkatli kalmalarına yardımcı olması yararlı olmuştur.

Benzer şekilde, araştırmalar ayrıca olumsuz duyguların anıların doğruluğuna yardımcı olabileceğini belirtmektedir. Başka kanıtlar da, insanların duygusal olayları daha net, doğru ve uzun süre hatırlayabildiğini vurgulamaktadır.

Unutmayı sağlayan bir ilaç var mı?

Bilişsel yaklaşımlara tamamlayıcı olarak, bazı bilim insanları kötü anıları ya da onların korkutucu yönlerini ortadan kaldırmaya yardımcı olacak ilaçların kullanılmasını önermektedir.

Örneğin, D-sikloserin bir antibiyotiktir ve ayrıca beyin hücrelerini aktive eden bir “uyarıcı” nörotransmitter olan glutamatın aktivitesini artırır. Bu ilacın, korku tepkilerini azaltabileceği ve yok olma öğrenimini teşvik edebileceğine dair bazı kanıtlar bulunmaktadır. Bu terim, bir uyarana verilen tepkilerin (örneğin, istenmeyen bir anıya karşı olumsuz tepki) kademeli olarak azalmasını ifade eder.

Benzer şekilde, uzun süreli korkuyu azaltabilecek ve yok olma öğrenimini teşvik edebilecek bir beta-blokör olan propranololün de etkili olabileceğine dair diğer kanıtlar bulunmaktadır. Ancak, bu ilaçların güvenli ve etkili bir şekilde nasıl kullanılacağını anlamak için daha fazla araştırma gereklidir.

Etik sorunlar

Unutmaya yardımcı olabilecek bellek manipülasyon stratejilerine sahip olmanın faydalı olabileceği düşünülse de, bu yöntemlerin etik sorunları da bulunmaktadır.

İnsanların bu teknikleri kötüye kullanma ve yanlış anılar yerleştirme veya önemli anıları silme potansiyeli vardır. Bu teknikler, insanların rahatsız edici olayları silmek için kullanılabilir; diğerleri ise suç işleyip tanıkları olayları unutturmaya teşvik edebilir.

Sıkça Sorulan Sorular

İstenmeyen anılar hakkında sıkça sorulabilecek bazı sorular şunlar olabilir:

Travmatik bir olayı nasıl unutabilirim?

İstenmeyen anıları her zaman unutmak mümkün olmayabilir, ancak insanlar travmatik olaylarla başa çıkmalarına yardımcı olacak stratejiler kullanabilirler. Bu stratejiler arasında bellek baskılama teknikleri, tetikleyicileri tanımlama ve bir mental sağlık uzmanıyla iletişim kurma yer alır.

Sadece çocukluğumdan kötü anılar mı hatırlıyorum?

İnsanlar çocukluklarını hatırlamakta zorluk çekebilirler. Hatırladıklarında genellikle kötü anıları hatırlayabilirler. Bu sorunun birçok olası nedeni vardır; bunlar arasında kötü anının duygusal önemi ve olumsuz düşünceler üzerinde durma sayılabilir.

Özet

Pek çok insan, travmatik bir olaydan sonra istenmeyen anılar yaşayabilir. Araştırmacılar, insan zihnini inceleyerek beynin anıları nasıl oluşturduğunu, depoladığını ve geri çağırdığını anlamaya başlıyorlar.

Bir kişi istenmeyen bir anıyı unutamayabilir, ancak bireyin olumsuz olaylarla başa çıkmasına yardımcı olabilecek teknikler mevcuttur.

Bu stratejiler genellikle başlangıç anısını rahatsız etmeyi ve ya onu olumlu bir anlamla değiştirmeyi, önemini azaltmayı, başka bir anı ile ikame etmeyi ya da anıyı bastırmayı içerir.