Escitalopram, seçici serotonin geri alım inhibitörü (SSRI) grubuna ait bir ilaçtır. Doktorlar, escitalopramı genellikle depresyon ve anksiyete bozukluklarını tedavi etmek için reçete eder. Escitalopram, beyindeki serotonin dengesini değiştirerek ruh halini iyileştirir, kaygıyı azaltır ve duygusal dengeyi sağlar.
Bu makalede, escitalopram ilacının etki mekanizmasını açıklayacağız, escitalopramın yan etkilerini tanımlayacağız ve bu yan etkileri azaltma veya önleme yollarında size rehberlik edeceğiz.

Escitalopram genellikle Cipralex veya Lexapro ticari isimleri altında satılmaktadır.
Escitalopram ilacı nasıl etki eder
Escitalopram, beyinde sinir hücrelerindeki serotonin taşıyıcı proteinini inhibe ederek çalışır. Serotonin, sinir hücreleri arasında sinyalleri ileten ve ruh hali, uyku, iştah ve diğer fonksiyonları düzenlemeye yardımcı olan bir kimyasaldır.
Serotonin taşıyıcı proteini, normalde sinir hücreleri arasındaki alandan serotonini çıkararak serotonin aktivitesini azaltır. Escitalopram, taşıyıcı proteinin serotonini çıkarmasını engelleyerek, sinir hücreleri arasındaki serotonin miktarını artırır. Bu serotonin artışı, ruh hali, stres ve duygusal işlemenin kontrol edildiği beyin bölgelerinde sinir hücreleri arasındaki iletişimi güçlendirir.
Artan serotonin aktivitesi depresyon belirtilerini azaltır, kaygıyı düşürür ve uyku ile konsantrasyonu iyileştirir. Ancak, yüksek serotonin aktivitesi vücuttaki birçok organı da etkiler, bu da hem faydalara hem de olumsuz etkilere yol açar.
Escitalopram ilacının yaygın yan etkileri
1. Bulantı
Bulantı, escitalopramın en yaygın yan etkisidir. Bulantı, escitalopramın serotonin seviyelerini artırmasıyla, midedeki ve bağırsaklardaki serotonin reseptörlerinin aşırı uyarılmasından kaynaklanır. Serotonin reseptörleri, serotonin ile tepki veren sinir hücelerinin üzerindeki proteinlerdir. Bu reseptörler, beyinlerin kusma merkezine sinyaller gönderir, bu da bulantı hissini tetikler. Klinik çalışmalar, escitalopram alan kişilerin %10’undan fazlasında bulantı görüldüğünü göstermektedir.
Bulantıyı azaltmak için escitalopramı yemekle almanız önerilir. Küçük porsiyonlarla beslenmek ve baharatlı veya yağlı yiyeceklerden kaçınmak da fayda sağlayabilir. Bulantı genellikle escitalopramın ilk 3-4 haftasından sonra hafifler çünkü vücut bu ilaca uyum sağlar.
2. Baş ağrısı
Baş ağrısı, escitalopram kullanan kişilerde sık görülen bir diğer yan etkidir. Escitalopram, beyindeki kan damarlarındaki serotonin seviyesini artırır, bu da damarların daralmasına veya genişlemesine neden olabilir. Bu damar çapındaki değişiklikler, beyin etrafındaki ağrıya duyarlı sinirleri aktive ederek baş ağrısını tetikler. Bu yan etki, escitalopram alan kişilerin %10’undan fazlasında görülmektedir.
Yeterince su içmeli, düzgün dinlenmeli ve gerekirse hafif ağrı kesici ilaçlar kullanmalısınız. Baş ağrısı devam ederse veya şiddetli olursa, bir doktora danışmalısınız.
3. Uykusuzluk
Uykusuzluk, escitalopramın uyku-uyanıklık döngüsünü düzenleyen belirli serotonin reseptörlerini uyarmasından kaynaklanır. Bazı beyin bölgelerindeki aşırı serotonin, beyin aktivitesinin devam etmesine neden olur ve bu da uykuya dalmayı zorlaştırır. Bu yan etki, escitalopram kullanan kişilerin yaklaşık %10’unda görülmektedir.

4. Artmış terleme
Artmış terleme, serotonin hipotalamustaki reseptörleri uyardığı için meydana gelir; bu bölge vücut sıcaklığını kontrol eder. Bu uyarım, vücutta ter bezlerini aktive eder. Artmış terleme, escitalopram alan kişilerin %5-10’unda görülür.
5. Cinsel işlev bozukluğu
Cinsel işlev bozukluğu, escitalopramın yaygın bir yan etkisidir. Escitalopram, serotonini artırarak cinsel arzu ve uyarılmayı kontrol eden beyin yollarındaki dopamin seviyesini baskılar. Bu dengesizlik, cinsel arzunun azalmasına, orgazmın gecikmesine veya zorlaşmasına yol açar. Bu yan etki, escitalopram kullanan kişilerin %15-20’sinde görülmektedir.
6. Ağız kuruluğu
Ağız kuruluğu, escitalopramın serotoninin ve norepinefrinin yolları aracılığıyla tükürük bezlerini uyarımını azaltması nedeniyle gerçekleşir. Tükürük akışındaki bu azalma, ağızda kuru ve rahatsız edici bir his yaratır. Ağız kuruluğu, escitalopram kullanan kişilerin yaklaşık %5-10’unda görülmektedir.
7. Uyuklama
Uyuklama, serotonin’in belirli beyin bölgeleri üzerindeki sedatif etkisinden kaynaklanır. Bu etki, beyin aktivitesini yavaşlatır ve yorgunluk ya da uyku hali yaratır. Uyuklama, escitalopram kullanan kişilerin yaklaşık %5-10’unda görülmektedir.
Nadir ama ciddi escitalopram ilacının yan etkileri
8. Hiponatremi
Escitalopram, kanda düşük sodyum seviyelerine neden olabilir – bu duruma hiponatremi denir. Bu durum, serotoninin antidiüretik hormonun salınımını tetiklemesiyle ortaya çıkar; bu da böbreklerin suyu tutmasına neden olur. Tutulan su, kanda sodyumun seyrelmesine yol açar. Hiponatremi nadiren görülür, ancak yaşlı bireylerde ve diüretik ilaç kullanan kişilerde risk artar.
Belirtiler arasında kafa karışıklığı, baş ağrısı, halsizlik veya nöbetler olabilir, bunlar ciddi hiponatreminin göstergeleri olabilir. Yaşlı bireylerde düzenli kan testleri gerekebilir.

9. Serotonin sendromu
Serotonin sendromu, escitalopramın ciddi ama nadir bir yan etkisidir. Bu yan etki, serotonin seviyeleri aşırı yükseldiğinde ortaya çıkar, özellikle escitalopram diğer serotonin artırıcı ilaçlarla birlikte alındığında. Serotonin sendromunun belirtileri arasında ajitasyon, kas sertliği, hızlı kalp atışı, yüksek tansiyon ve yüksek vücut sıcaklığı bulunur.
Bu belirtiler ortaya çıkarsa hemen tıbbi yardım almanız gerekir. Serotonin sendromunu önlemek için and depressant ilaçlarla birlikte escitalopramı kombinlememek gerekir.
10. Anormal kanama
Anormal kanama, escitalopramın kan trombositlerindeki serotonin seviyesini artırması nedeniyle ortaya çıkabilir. Kan trombositleri normaltede kesildiğinde pıhtı oluşturmak için serotonin kullanır. Escitalopram, trombositlerdeki serotonin miktarını azaltarak kan pıhtısı oluşturma yeteneğini zayıflatır. Bu mekanizma, burun kanaması, diş eti kanaması veya daha ciddi kanamalar (mide veya beyin kanamaları) riskini artırır. Bu yan etki nadiren görülür, ancak nonsteroid antiinflamatuar ilaçlar, aspirin veya antikoagülan ilaçlarla birlikte alındığında risk artar.
Kolay morarmalar, kesiklerden uzayan kanama, dışkıda kan veya siyah, katran gibi dışkı görüyorsanız dikkatli olmalısınız. Riski azaltmak için gereksiz kan sulandırıcı ilaç kullanımından kaçınmalı ve ihtiyaç duyduğunuzda bir doktora danışmalısınız.
11. Kalp ritmi değişiklikleri (QT uzaması)
Escitalopram, kalbin elektriksel aktivitesinde değişikliklere neden olabilir; bu duruma QT uzaması denir. Escitalopram, kalp hücrelerindeki belirli iyon kanallarını bloke ederek, her kalp atışından sonra kalbin elektriksel iyileşmesini geciktirir. Bu gecikme, tehlikeli bir aritmi olan torsades de pointes de dahil olmak üzere düzensiz kalp ritimlerine yol açabilir. Bu yan etkiler nadir görülür, ancak escitalopramın yüksek dozlarında alan kişilerde, yaşlı bireylerde veya mevcut kalp rahatsızlıkları olanlar ile düşük potasyum ve magnezyum seviyelerine sahip kişilerde risk daha yüksektir.
Baş dönmesi, bayılma veya hızlı ve düzensiz bir kalp atışı hissederseniz hemen tıbbi yardım almanız gerekir. Doktorlar risk faktörleriniz varsa kalp aktivitesini elektrokardiyografi ile izleyebilir.
Yukarıda escitalopramın yan etkileri belirtilmiştir. Bu ilaç, beyindeki serotonin aktivitesini artırarak ruh halini iyileştirir ve kaygıyı azaltır, ancak vücudun birçok sistemini de etkiler. Escitalopramın çoğu yan etkisini dikkatli izleme, yaşam tarzı ayarlamaları ve bir doktor ile iletişim kurarak yönetebilirsiniz. Nadir ama ciddi reaksiyonların farkında olmak, escitalopram tedavisi sırasında güvenliği sağlamak için önemlidir.