Yeni çalışmalar, mRNA teknolojisi ile üretilen grip aşılarının geleneksel grip aşılarından daha etkili olabileceğini öne sürüyor. Bu aşılar, COVID-19 aşılarıyla aynı platformu kullanıyor ve son aşama klinik deneylerden geçiyor.
Faz 3 denemesinde, Pfizer’ın mRNA grip aşısı geleneksel grip aşısından daha iyi performans gösterdi. 20 Kasım’da New England Journal of Medicine’de yayınlanan çalışma, 2022-2023 grip sezonunda iki aşıyı karşılaştırdı. Araştırmacılar, aşılandıktan en az 14 gün sonra katılımcılardan kaçının gribe yakalandığını ölçtü. mRNA aşısı, geleneksel aşıya kıyasla grip hastalığını önlemede yaklaşık %35 daha etkiliydi.
Denece, ABD, Güney Afrika ve Filipinler’den 18 ila 64 yaşları arasındaki 18,000’den fazla sağlıklı yetişkin yer aldı. Pfizer’ın aşısı, influenza virüsünün hücrelere girmesine yardımcı olan hemagglutinin adlı bir proteine odaklandı ve bu proteinin dört grip virüsünden gelen versiyonlarını içeriyordu. Her yıl, Dünya Sağlık Örgütü bir komite, grip aşılarında hangi virüs suşlarının dahil edilmesi gerektiğini öneriyor.
Moderna şirketi de Haziran’da faz 3 denemesinin sonuçlarını bildirdi. Bu şirketin mRNA grip aşısı, 11 ülkede 50 yaş ve üstü yaklaşık 41,000 yetişkin üzerinde test edildi ve geleneksel grip aşısına göre yaklaşık %27 daha fazla etkinlik gösterdi. Özellikle 65 yaş ve üzerindeki yaşlılar, ciddi grip komplikasyonları riski daha yüksek olduğu için bu gruptaki aşıların geliştirilmesi önem taşıyor.
Uzmanlar, mRNA grip aşılarının influenza ile savaşmada değerli bir yeni araç olabileceğine inanıyor. Geleneksel aşıların üretilmesi 6 aya kadar zaman alırken, mRNA aşıları daha hızlı bir şekilde üretilebiliyor. Bu daha hızlı üretim süresi, hangi grip suşlarının hedef alınması gerektiğini daha iyi belirlemek için daha fazla zaman sağlıyor. Geleneksel aşılarla, eğer yeni bir suş sezonun sonunda ortaya çıkarsa, aşı o suşa iyi bir şekilde uymayabilir. Örneğin, bu yıl Güney Yarımküre’deki grip sezonunda ortaya çıkan bir grip varyantı şu anda İngiltere ve Japonya’da baskın durumda. Ancak, bu varyant Kuzey Yarımküre’nin aşısına dahil edilecek kadar geç ortaya çıktı.
